1 Mart 2014 Cumartesi

Neden Gökkuşağı


Neden Gökkuşağı

Tabiattaki en güzel görünümlerden biri belki de birincisi "gök kuşağı" dır. Ta ilkel insanlardan beri bu güzel görünümün hangi nedenle oluştuğu akılları kurcalamıştır.

Büyük Yunan filozofu Aristo bile bunu açıklamağa çalışmış güneş ışınlarının yağmurla yansıması olarak izah etmişti. Fakat Aristo yanılıyordu.
İşin gerçeği şöyledir. Güneş ışığı veya alelade beyaz ışık aslında bütün renklerin karışımıdır. Bir aynanın eğik kenarına veya bir sabun köpüğüne vuran ışık renklere ayrışır. Kırmızı turuncu sarı yeşil mavi ve mor (menekşe) renklerini görürüz.
Işığı bu şekilde ayrıştıran bir cisim "prizma" diye tanımlanır. Prizma'da ayrılan renkler.belirli düzende bir "renk dizisi" meydana getirir. Bu diziye "tayf" veya bilimsel deyimle "spektrum" adı verilir. Renk dizisi daha önce de söylemiş olduğumuz gibi belirli bir düzendedir. Yanirenklerbir sonrakiyle "optik bir ilgi ilişki düzeninde" sıralanmıştır.
Gök kuşağı da aslında büyük bir kavisli ( yay biçiminde ) bir renk dizisibir "tayf"tır. Yağmur damlalarından geçen güneş ışığının kırılıp ayrışmasıyla meydana gelir. Başka bir deyişleyağmur damlaları küçük prizmalar görevini yerine getirir.
Gök kuşağı sadece sağanak halindeki yağmurlarda görülür. Yağmur yağarken aynı zamanda güneşin de ışıması şarttır. Güneşi arkanızayağmuru önünüze alacak şekilde orta yerde durmanız gerekir. Yoksa gök kuşağını göremezsiniz.
Omuzlarınızın üzerinden yağmur damlalarına vuran güneş ışığıo dev görünüşlü renk dizisini meydana getirecek bir düzenle renklere ayrışır. Güneşgözleriniz ve kavisin(kuşağın) merkezi bir doğru çizgi ekseninde olmalıdır.
Güneş gökyüzünde çok yüksekteyse böyle bir doğru çizgisinin varolmasının imkânı yoktur. Zaten gök kuşağının sadece sabahın erken saatlerinde veya öğleden sonranın geç saatlerinde (ikindi vakti) görülmesinin nedeni bûdur.Çünkü bu saatlerde güneş alçaktadır. Sabah gök kuşağı güneşin doğuda parladığını belirtir. Sağanak halindeki yağmur ise batıdadır. İkindi vakti görülen gök kuşağı ise bunun aksi durumu gösterir.
Batıl inançlı kişilergök kuşağının fena bir işaret olduğuna inanırlar. Onlara göre insanın ruhu ahirete gök kuşağının köprüsü üzerinden gidecektir. Dolayısıyla gök kuşağının görünmesi bir insanın öleceğine işarettir.Gök kuşağıyla ilgili daha ziyade masallara yakışan bir inanış da bu kuşağın altından geçen kimsenin cinsiyet değiştireceğidir. Fiziki bir olay niteliği taşıyan gök kuşağının bu akıl dışı inançlarla ilgisizliği meydandadır ..

resimlerim









20 Ocak 2011 Perşembe

Gökkuşağının Oluşumu. Renklerin varoluşu

.


Gökkuşağının Oluşumu. Renklerin varoluşu

Birçoğumuz yağmur ve güneş ikilisinin oluşturduğu o muhteşem renk cümbüşüne şahit olmuşuzdur.



Aslında o anı yakalamak pek de kolay olmuyor. Gökkuşağını görebilmek için ; sizin, güneşin, ve yağmur damlalarının belli bir açıyı yakalaması şart… 



Ve işte gökkuşağını oluşturan diğer faktörler…




Yağmur damlasının içine girince kırmızı, turuncu, sarı, yeşil, mavi, lacivert ve mor renklere ayrışır. Mor renk çemberin içinde kırmızı ise en dışındadır.



Yağmur damlası çocukken oynadığımız misket veya bilye gibi küresel saydam bir şekildedir.




Güneş ışığı bu kendi tarafındaki yüzeyinden doğrudan içine girer. İçinde renklere ayrışır ve kürenin arka duvarına vurarak gerisin geriye yansır.



Işığın damlanın ön yüzünden değil de arka yüzünden yansımasının nedeni içbükey, dışbükey mercek özelliklerindendir.
Ayrışmış renkler, içbükey arka yüzden çeşitli açılarda yansımaları sonucu gözümüze sırayla dizili renklerden oluşmuş bir bant şeklinde görünüyorlar.



Gökkuşağını görebilmek için Güneş, biz ve yağmur damlaları, muhakkak belirli bir açıda dizilmek zorundayız. Ama daha önemlisi milyonlarca yağmur damlasından yansıyan ışınların gözümüze geliş açıları mutlaka aynı olmalıdır ki biz gökkuşağını görebilelim.




Yağmur damlalarından yansıyan ışınların gözümüzde odaklaşabilmeleri için bir daire şeklinde dizilmiş olmaları gerekir. Aslında o bölgedeki bütün yağmur damlaları gelen ışığı renklere ayrıştırarak yansıtırlar ama sadece bir yarım daire içinde olan yağmur damlalarından yansıyanlar gözümüze odaklaşırlar.
Biz de sadece o yağmur damlalarından gözümüze gelen renklerine ayrılmış ışınları görebildiğimizden gökkuşağını da yarım daire şeklinde görürüz. Bazen bir uçaktan veya yüksek bir dağdan baktığımızda gökkuşağını tam daire şeklinde görmemiz de mümkün olabilmektedir.







Güneş ne kadar yüksekse gökkuşağı dairesi de o kadar aşağı iner. Bunun içindir ki yedi renkli gökkuşağını sabah ve akşam yağışlarından sonra daha çok görürüz.

Genellikle fark edilmez ama gökkuşağı daima içice iki halkadan oluşur. İkinci kuşak pek dikkat çekmez. Bir ikinci zayıf kuşağın daha bulunmasının nedeni bazı güneş ışıklarının su damlasının iç yüzeyine bir kez değil iki kez çarpmalarıdır. Böylece parlaklıklarını yitiren ışıklardan oluşan ikinci gökkuşağı zar zor görülür. Birinci kuşakta kırmızı renk şeridin en dışında iken ikinci kuşakta en içtedir. Diğer renklerin sıralamaları da terstir.

10 Aralık 2010 Cuma

Hepinize Merhaba, Sanatı Seven Arkadaşlarım..,

Hepinize Merhaba,


Sizlerle birşeyleri paylaşmak çok güzel, hele bu paylaşılan şeyler sanatla ilgili ise . 


Ben 1972 yılında yüksek öğretmen okulunun resim bölümünden mezun olduktan sonra Artvin , Turgutlu, Alaşehir ve  İzmirde çeşitli okullarda resim öğretmenliği yaptım . 1996 yılında emekli olduktan sonra yaşımımın önemli bir bölümünü resim çalışmaları ile uğraşarak geçiriyorum bu bazan yetişkin eğitimi bazenda özel resim çalışmaları şeklinde oluyor.  Amacım resim dalında, ilği duyanlara yardımcı olmak, 


Ayrıca, yıpranmış,Tahrip olmuş,kazara orjinalliği bozulmuş değerli eserler üzerinde gerekli düzeltmeleri yaparak orijinal ve eski haline getirmek. Sizlerden gelen siparişler doğrultusunda çalışmalar yapmak , öğrencilerimizin eserlerinide burada değerlendirmek işim olacaktır.


Sacide YORULMAZ


Elektronik posta adresi;


sacideyorulmaz@gmail.com